Yavuz Aksoy
Yavuz Aksoy: Turizmde Başladığı Yolculuk, Sinemada Başrolle Taçlandı
Edirne’nin Yağcılı köyünde 1981 yılında doğan Yavuz Aksoy, eğitim hayatını memleketinde tamamladıktan sonra Fethiye’de turizm otelcilik alanında 2 yıl, ardından işletme fakültesinde 4 yıl eğitim aldı. Oyunculuk kariyerine ise turizm sektöründe bir animasyon ekibiyle eğlence gösterilerinde yer alarak başladı.
Profesyonel oyunculuk deneyimine 35 yaşında adım atan Aksoy, oyunculuğa olan ilgisini keşfettiğinde bu alanda kendini geliştirmeye karar verdi. Birçok projede yer aldıktan sonra sinema dünyasında ilk başrol deneyimini “Yaşamak İstiyorum” adlı filmle yaşadı.
Oyunculuğun yanı sıra kendi işlerine odaklanan Aksoy, kendi toprağı ve çiftliğiyle uğraşarak kazancını sağlıyor. Hem doğal yaşamla iç içe olmayı tercih eden hem de sanat dünyasında kendine sağlam bir yer edinen Aksoy, çeşitli projelerdeki başarılı performansıyla dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor.
Yavuz Aksoy‘un sinema dünyasındaki başarılı yolculuğu ve kendi işlerindeki çalışmaları, hem sanat hem de iş dünyasında takdirle karşılanıyor. Gelecekteki projeleri ve başarılarıyla da adından sıkça söz ettireceği bekleniyor.
Magazin Evreni ve Yavuz Aksoy ile Röportaj
Soru (Magazin Evreni): Yaşamak İstiyorum adlı sinema senaryosunu ilk okuduğunuzda ne hissettiniz?
Cevap (Yavuz Aksoy): Okumadan önce Sevgi ablanın kendi sesinden anlattığı videoyu izleyerek senaryo hakkında bilgi sahibi oldum. Bu projede yer almam gerektiğini düşündüm izleyince. Çünkü filmin konusu ve olayları bu filmi izlenir hale getirecekti.
Soru (Magazin Evreni): Rol için seçildiğinizde yaşadığınız heyecanı bizlerle paylaşmak ister misiniz?
Cevap (Yavuz Aksoy): Yönetmenimizle görüştüğümüzde kafalarındaki iki adaydan biri olmuş oldum. Ben son anda aday olmuştum. Geç haberim oldu bu projenin çekileceğinden ve bu yüzden de en son tanıştığı oyuncu oldum hocamızın. Bu role seçecekleri aday en sona kalmış. Allah’ın takdiri işte.. Son seçilen karakter benim oynadığım koca karakteri oldu böylece. Son eklenen oyuncu da ben oldum. Okuma provalarına da sonradan katıldım. Böyle aniden son anda son gün seçilmiş oldum yani. Bu yüzden seçilip seçilmeyeceğimi beklerkenki heyecanı pek yaşayamadım 🙂
Soru (Magazin Evreni): İlk sete çıktığınızda karakter size yol arkadaşımı oldu yoksa o karakter siz mi oldunuz?
Cevap (Yavuz Aksoy): Zaten hocalarımız karakterlere göre oyuncu seçiyorlar. O oyuncudan ne çıkacağını biliyorlar. Karakter uyumunu hocalarımız hepizde gördü de seçti. Bana gelince, ben sahne sahne irdeledim karakteri. O anki ruh halini, nasıl davranması gerektiğini.. Çünkü oynadığım karakterden her an her davranış çıkabilirdi. İyi de olabiliyor kötü de. Bu yüzden bazen o bana yoldaş oldu bazen de ben o oldum. O anı yaşadık yani onunla beraber.
Soru (Magazin Evreni): Çekim aşamasında sinemanın bu kadar ilgi çekici olacağını düşündünüz mü?
Cevap (Yavuz Aksoy): Aslında hocamızın internette yaptığı işlerin başarısına bakıp, bu filmi de başarılı bir şekilde çekerek gösterime sokacağı konusunda olumlu şeyler uyandırmıştı bende. Zaten filmin konusu, olay örgüsü ilgi çekici ve yaşanmışlığı da mevcut olduğu için bu film kendini izlettirir diye düşünmüştüm.
Soru (Magazin Evreni): Sizce bu sinema özellikle yaşanmış bir hikayeyi anlatıyor, bu size nasıl bir duygu hissettirdi?
Cevap (Yavuz Aksoy): Ben zaten genelde yaşanmış hikayeleri izlerim. Diğer türlü olunca kurgu olduğunu biliyorum ve senaristin hayal gücünü izlemiş oluyoruz. Senarist ne isterse bize onu vermiş oluyor ve bu beni gerçeklikten uzaklaştırıyor. Bir masal izliyormuşum gibi geliyor bana o zaman. Bu film de tam gönlüme göre denk geldi. İzlemesini sevdiğim şekilde yazılmış yani yaşanmış bir hikayesi olan filmde oynamak nasip oldu.
Soru (Magazin Evreni): Buradan okuyuculara ve izleyicilere neler söylemek istersiniz?
Cevap (Yavuz Aksoy): Bizim çekerken etkilendiğimizden daha çok etkileneceklerini bilmelerini istiyorum filmi izlerken. Çünkü hocamızın dokunuşları da eklendi o sahnelerin birleştirilmesi, müziklerle desteklenmesi, çekim planlarının en güzel olanlarının seçilip eklenmesi aşamalarında.
Soru (Magazin Evreni): Çekim esnasında en keyif aldığınız anı bizle paylaşmak ister misiniz?
Cevap (Yavuz Aksoy): Birlikte bahçede yemek yeme sahnesi vardı. Nerdeyse tüm ana karakterler bir arada oynadık o sahneyi. Mutlu bir aile tablosuydu o. Öyle olması film adına güzeldi. Ben de mutluluk içerdiği için o sahneyi daha çok keyif alarak yaşadım. Bir de dışardan gelen istenmedik sesler vardı, tren geçer, insanlar geçer vs. onlarların geçmesini beklerkenki telaşı da bir arada yaşadık.
Soru (Magazin Evreni): Sizi en çok üzen ve etkileyen hangi sahne oldu?
Cevap (Yavuz Aksoy): Sevgi karakterinin kocasına yaptığı iyilikleri kocasının karşılıksız çıkardığı bir sahne vardı. Baldızı ile olan sahne. O üzücüydü mesela . Hayatın bittiği an gibi bişeydi yani Sevgi adına .
Soru (Magazin Evreni): Sizin anlatmak ya da söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Cevap (Yavuz Aksoy): İçerik olarak oynamayı isteyeceğim en iyi filmdi belki. Çünkü ben bir filmi izlerken yaşanmış olup olmadığına, karakter seçimlerinin doğru yapılıp yapılmadığına dikkat ederim. Bir de birkaç farklı davranışı aynı karakterde ortaya çıkarabilecek oyunculuğu ortaya koyan oyunculuklar hoşuma gider. Böyle bir karakteri canlandırmış olmak da beni ayrıyeten mutlu etti.
Bu güzel sohbet için çok teşekkür ederiz